Postkolik_Loader
Haberi Paylaş!
POP-KÜLTÜR
04/06/2018

Onlar dünyanın en çok kazanan şefleri

Dünyanın en çok tanınan şefinin aynı zamanda dünyanın en iyi şefi olması tesadüf değildir diye düşünüyoruz. İşte en çok kazanan o şefler. 


GORDON RAMSAY
60 milyon doları aşan serveti ve dünyanın dört bir yanına yayılmış restoranlarıyla Gordon Ramsay gerçek bir süper star. Biz, dünyanın en ünlü şeflerine ve lokantalarına verilen Michelin yıldızlarını ancak teleskopla görebilirken Gordon Ramsay imzasını taşıyan restoranların toplam 16 Michelin yıldızı bulunuyor! Bu rakam pek çok ülkenin sahip olduğu Michelin yıldızı rakamından kat be kat fazla. Bu arada televizyon şovlarında gördüğünüz asabi Gordon’un asla rol yapmadığını da söyleyelim. Kendisi gerçekten de tepesi attığında etrafında durmak istemeyeceğiniz o kızgın tiplerden biri. Mutfak dışındaki yaşamında pamuk şeker kıvamında esprili bir insan olan Gordon, mutfak ekibine sıkı sıkıya sadık olan bir şef. Restoranlarının başına getirdiği şeflerin tamamıyla 20 yılı aşkındır birlikte çalışması ve her dertlerine koşacak kadar onları kollaması az iş değil. Seni seviyoruz Gordon şef ama bizden seninle mutfağa girmemizi isteme.


JAMIE OLIVER
Tıpkı Gordon gibi İngiliz vatandaşı olan şef Jamie Oliver, hırçın meslektaşına nazaran dışarıya çok daha sevimli bir imaj çiziyor. Tabii bunda sıkılası yanaklarının da payı büyük! Oliver, kendi ülkesinden çıkan pek çok meslektaşının aksine, mutfağını elinden geldiğince “İngiliz” tutmaya bayılıyor. Çoban turtası, etli yahni, domuz sosisi ve püre gibi klasik İngiliz lezzetlerine hem yorumunu katıyor; hem de “mutfağı yok” denen İngiltere’yi dünyada başarıyla temsil ediyor. Televizyon şovlarında ve sağlıklı beslenme kitaplarında az malzemeyle farklı ve doyurucu yemekler yapmanın püf noktalarını sunan Jamie, dünyanın en sevilen şeflerinden biri olmasını ise, sakin karakterine bağlıyor. Yazdığı yemek kitapları en yüksek satış rakamlarına sahip olan şef olma unvanını elinden bırakmayan Jamie’nin servetinin 55 milyon doları bulduğu biliniyor.


RACHAEL RAY
Rachael Ray’i tanımayanınız var mı? Dünyanın en ünlü şeflerinden olan bu sempatik hanımefendi, Hollywood ünlülerinin çalışmayı tercih ettiği en önemli isimlerden. Televizyon şovları, lokantaları, kitapları, mutfak araç gereçleri derken Rachael devasa bir imparatorluğun sahibesi konumunda. Amerika’nın en çok izlenen televizyon kanallarından olan Food Network’ün demirbaş ismi olan Rachael Ray, bu kanal için Rachael Ray’s Tasty Travels, 30 Minute Meals ve $40 a Day adlı birbirinden farklı konseptlere sahip programlar hazırlıyor. Sadece çok satan bir yazar olmakla kalmayan, Everyday with Rachael Ray adlı bir gastronomi dergisinin de patroniçesi olan Ray, televizyon ve yemek kelimeleri yan yana geldiğinde akla düşen ilk isimlerden biri. Bugüne dek imza attığı programlarla üç kez Gündüz Kuşağı Emmy ödülü kazandığını da belirtmeden geçmeyelim. 30 dakikanın altında hazır olan sofraların muazzam aşçısı Rachael Ray, 50 milyon dolarlık kişisel servetin sahibi.

 

WOLFGANG PUCK
Avustralya asıllı Amerikalı şef Wolfgnag Puck, gezegende en çok kazanan şefler arasında zirve ortaklarından! Asya, Fransız ve Kaliforniya mutfaklarını harmanlayarak kendine has bir gastronomi üslubu geliştiren Puck, dünya çapında taktikleri en çok taklit edilen şefler arasında anılıyor. Mutfaklarında kullandığı malzemeyi bizzat çiftliğinde üretmesiyle tanınan Puck’ın bu alanda dünyadaki en iddialı yetiştiricilerden biri olduğunu söylemek mümkün. Yemek yapmayı annesinden öğrendiğini her fırsatta söyleyen Wolfgang’in sahibi olduğu 22 restoranın 22’si de Amerika’nın En Başarılı 40 Restoranı listesinde kendilerine yer bularak bu alanda kırılması güç bir rekoru da elinde tutmasına vesile olmuş. Wolfgang Puck, aynı zamanda Oscar’ın Şefi lakabıyla da tanınıyor ve son 18 yıldır Oscar ödüllerinin tören yemeklerini hazırlayan ekibi bizzat yönetiyor. Akademi tarafından düzenlenen diğer organizasyonlar için de özel mönüler hazırlayan Puck’ın servetinin 50 milyon civarında olduğu tahmin ediliyor.


PAULA DEEN
Lady & Sons adlı restoran zincirinin sahibesi olan Paula Deen, Amerikan mutfağının en tanınan gastronomi figürlerinin başında geliyor. Bugüne dek 14 adet çok satanlar listelerinin zirvesini görmüş yemek kitabına imza atan Deen, sadece yemek kitaplarından 10 milyon dolar civarı bir servet edinmiş. Evinde yaptığı yemekler büyük ilgi görünce mütevazı bir catering şirketi açarak ticaret hayatına atılan Deen’in evindeki mutfak sadece altı ay sonra siparişleri yetiştiremez hale gelince Paula da çareyi işleri büyütmekte bulmuş ve bugün sahibi olduğu milyon dolarlık imparatorluğun ilk adımlarını atmış. Kısa süre sonra Amerika’nın en ünlü süper market zincirlerinden Walmart’la anlaşan Dean, bu marketlere özel olarak tatlılar üretmeye başlamış. Paula Deen’in şahsi serveti 48 milyon dolar olarak biliniyor.


NIGELLA LAWSON
Dünyanın gastronomi alanındaki en prestijli şirketlerinden biri olan J. Lyons Company’nin veliahtı olarak ağzında gümüş kaşıkla doğduğu sanılsa da, Nigella başarısını sonuna dek hak eden muazzam bir yetenek. Feministlerin pek sevmediği Nigella onların sözlerine kulak asmıyor ve kendi tabiriyle “kusursuz geyşanın el kitaplarını” yazmaya devam ediyor! Nigella’ya göre evini çekip çeviremeyen, eşini ve çocuklarını besleyemeyen, sünepe bir milyoner olmak dünyada bir insanın başına gelebilecek en kötü şey. Milyoner olma kısmına katılmasak da Nigella’nın yeteneğine şapka çıkarmamak için aklımızı kaçırmış olmamız gerekir. Maharetleri kadar güzelliğiyle de takdir gören Nigella, BBC’nin gastronomi yüzü olarak yıllardır televizyon ekranlarında.


ANTHONY BOURDAIN
Gastronomi dünyasının serseri ağabeyini tanımayanınız yoktur. Üniversiteyi bıraktıktan sonra mutfağa bulaşıkçılıktan giren Bourdain, bugün dünyanın en tanınan simalarından biri. Dünyanın en ünlü gezgin şeflerinden biri olan Bourdain, ülkemizde de CNN ekranlarında yayınlanan No Reservations programıyla tanınıyor. Supper Club ve One Fifth Avenue gibi dünyanın en ünlü restoranlarında şef olarak çalışmış olan Bourdain, haklı şöhretini olağanüstü yeteneğine borçlu. Oldukça farklı bir espri anlayışına sahip olan Bourdain, hem programlarında hem de yazdığı kitaplarda, izleyicilerini ve okurlarını kırıp geçiriyor. Eminiz kendisine sinir olan pek çok şef vardır ancak biz Anthony’nin hastasıyız!